KONUK YAZARLAR

“TROL”LERİN AŞAĞILIK GÖREVİ BİTMİŞTİR!..

zafer konuşması

31 Mart Yerel Seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını bileğinin hakkıyla kazanan Millet İttifakı‘nın Adayı Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının YSK tarafından hukuka aykırı bir şekilde elinden alınması üzerine, 23 Haziran 2019 Pazar günü yenilenen seçim sonuçları, ilgililere önemli mesajlar vermiştir.

Yorumcuların ağzının içerisine bakmaya gerek yok, rakamlar her şeyi açık seçik ortaya koyuyor:

1.) Cumhur İttifakı‘nın 31 Mart’ta aldığı toplam oy 4.149.656 iken, 23 Haziran seçimlerinde kesin olmayan sonuçlara göre bu sayı 3.921.201‘e gerilemiştir.

Fark: 777.581’dir.

İttifakın toplam oy kaybı: 228.455‘tir. Bunun ne kadarı AKP’nin, ne kadarı MHP’nin oyudur bilinemez elbette.

Ama şunu söylemek mümkündür: Binali Yıldırım’a 31 Mart’ta oy veren AKP ve MHP’lilerin bir kısmı, 23 Haziran seçimlerinde oy vermemiştir.

Ülkücülerin önemli bir bölümü Bahçeli’yi dinlememiştir.

Hiç kuşku yok ki, bunun nedeni, YSK’nın haksız ve insafsız kararı ile 31 Mart’tan sonra yaşananlardır: Tüm Karadenizlilere “Pontus” yakıştırması yapılması, Ekrem İmamoğlu’nun Mısır’ın darbeci Cumhurbaşkanı Sisi’ye benzetilmesi, CHP’lilerin “oy çalmakla” suçlanması vb. gibi akıl dışı söylemler, sonucun bu şekilde gerçekleşmesinde etkili olmuştur.

2.) Saadet Partisi‘nin Adayı Necdet Gökçınar, 31 Mart Seçimlerinde 103.300 oy almıştı.23 Haziran seçimlerinde oy miktarı 47.540‘a düşmüştür.

Saadet Partisi’nin oy oranında yüzde 53 azalma söz konusudur. Saadet Partisi’nin tabanında bir kayma olduğu söylenemez.

Millet İttifakı Adayı Ekrem İmamoğlu’na yapılan haksızlığa tepki olarak, Saadet Partili seçmenin 55.760’ı İmamoğlu’na oylarını vermiştir. Bunu da böyle kabul etmek gerekir.

3.) Vatan Partisi‘nin Adayı Mustafa İlker Yücel ise, 31 Mart Seçimlerinde 17.377 oy almıştı. 23 Haziran Seçimlerinde Vatan Partisi’nin oyları 15.170‘e gerilemiştir. Oy oranındaki azalma yüzde 12 civarındadır.

Vatan Partililerin de önemli bir kısmı, az yukarıda sözünü ettiğim nedenlerle, parti disiplininden kopup, Millet İttifakı Adayı İmamoğlu’na oylarını vermişlerdir.

4.) 31 Mart Seçimlerinde Cumhur İttifakı adaylarının kazandığı ilçe sayısı 24 idi; 23 Haziran Seçimlerinde bu ilçelerin 13’ünde Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu daha fazla oy alarak öne geçmiştir.

Demek ki, 31 Mart Seçimlerinin tamamı iptal edilmiş olsaydı, bu ilçeleri ve Büyükşehir Belediye Meclisi üyelerinin çoğunu Millet İttifakı kazanmış olacaktı.

5.) Cumhur İttifakı’nın 31 Mart’ta aldığı oy aranı yüzde 48.55 iken bu oran 23 Haziran seçimlerinde yüzde 44.80‘e gerilemiştir.AKP iktidarı için baş aşağı gidiş başlamıştır.

6.) Montaj, yalan ve asparagas haberlerle seçmeni etkileyip yönlendirme, eskisi kadar kolay olmayacaktır.

7.) Seçmenin hatırı sayılır bir bölümü, yakınlık duyduğu ve üyesi olduğu siyasi parti liderlerinin beyanlarına göre hareket etmiyor.

8.) “Troller”in o aşağılık görevleri bitmiştir.

31 Mart Seçimlerinden sonra yaptığımız değerlendirme (1) bu seçimlerle bir kez daha doğrulanmıştır.

Türk halkı, “kutuplaştırma siyaseti”nden bıktığını göstermiş, yerel ve genel yönetimin iktidar ile muhalefet arasında paylaşılmasını, “Türkiye İttifakı” ile iç ve dış sorunların üstesinden gelinmesini istemektedir.

Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, sonuçlar henüz kesinleşmeden İmamoğlu’nu tebrik etmesi önemlidir. (2)

Bu haklı ve yerinde isteğin yerine getirilmesi için çaba gösterenler siyasette kalıcı olurlar, göstermeyenler ise tasfiye edilirler…

Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) http://www.chp-muhalefethareketi.biz.tr/2019/04/koalisyona_dogru/

(2) https://www.yenisafak.com/secim/erdogan-imamoglunu-tebrik-ediyorum-3495989